Güven hızla modern zamanın küresel ve en değerli para birimi haline geliyor. Ve gelecekte de tek geçerli para birimi halini alacak gibi görünüyor.
Nihayet… “Güven Ekonomisi” çağına hoş geldiniz! Bize kişisel verilerimizin korunması yani veri güvenliğimiz konusunda kabuslar yaşatan, kutuplaştırıyor diye yakındığımız teknoloji aslında bir taraftan da muazzam birşey yarattı.
Tanımadığımız insanlardan internet üzerinden araba kiralamamızı, hiç tanımadığımız birinin evinde kalmamızı, adı bilmediğimiz başka bir anneden çocuğumuz için kıyafet almamızı, tanımadığımız nasıl araba kullandığını bilmediğimiz uber şöförüne canımızı emanet etmemizi, şirketimizin logosunu binlerce kilometre ötedeki tasarımcının yaratıcılığına teslim edebilmemizi sağladı.
Sahip olduğunu kısa süreli olarak bir başkası ile paylaşımaya olanak sağlayan teknolojiler geliştikçe ve kullanılmaya başladıkça toplumsal paradigmalar da değişmeye başladı. Dünyada birbirine binlerce kilometre uzakta olan insanlar arasında oluşan etkileşim ile çığır açıcı bir şey oldu: Yeni bir topluluk hissi oluştu, bilgiye ve ihtiyaca dayalı daha fazla işbirliği yapılmaya başladı. Bu da uzaktaki insanların birbirini siyasi sınırlar, kültürel farklılıklar, sosyal statünün ötesinde yetenek ve ihtiyaçlarını paylaşabilecekleri pozitif ve meraklı bir bakış açısıyla tanımalarına ve birbirlerinden fikir alabilmelerine olanak tanıdı.
Fiziksel ve sosyal sınırlamalardan, önyargılardan uzak; ihtiyaç odaklı yapılan bireysel işbirliklerinden, alışverişlerden yeni düşünceler filizlenmeye başladı, önyargısız etkileşim arttı. Teoride herkesin hayal ettiği bu ütopyaya ulaşmak için tek gerekenin fiziksel, kültürel ve sosyal yargıları ortadan kaldıracak tarafsız bir mekanizmaya – dijital uygulamalara – ihtiyaç olduğu ortaya çıktı böylece.
Güveni sağlayan ve fiziki önyargıları sıfırlayan paylaşım amaçlı teknoloji uygulamaları “paylaşım ekonomisi” yaratacak diye beklerken Güven Ekonomisi’ni yarattı.
Tek bir tuşla aynı ev, araba, yüz temizleyicisi, oyun konsolunu, evcil hayvan maması alan ve satan birçok kişiye ulaştabildiğimiz bir ortamda, artık önemli olan o satıcının nasıl göründüğü, ne giydiği, hangi ülkeden olduğu değil “güvenilir” olup olmadığı olmaya başladı.
“Güvenilirlik” ne kadar para kazanacağınızı belirleyen en önemli faktör olduğunu kanıtladı. Birşey alırken o kişinin postlarının altındaki “Like”lara değil satıcının gerçek ismi olup olmadığını bile bilmediğimiz isminin yanındaki 5 yıldızın sarı olup olmadığına bakmamız, güveni görünüş, reklam ile manipüle etme tuzağını giderek imha etmeye başladı.
Nasıl ABD Doları’nın para birimi işareti $ ise, reklamın para birimi işareti olan “Like – Beğen” ikonunun inandırıcılığı, gerçekliği ve dolayısı ile değeri azalırken; güvenin para birim işareti “Star- “Yıldız” yükselişe geçti. Satıcı ve hizmet sağlayıcıların kişi ve şirketlerin değeri isimlerinin yanındaki yıldızlarla, yani güven ile ölçülmeye başlandı ve bu onlara artarak ekonomik getiri sağlamaya devam ediyor.
Güven yeni dünyanın en değerli para birimi haline geldi ve değeri yükselmeye devam edecek. İşte tam da bu yüzden, eğer güven inşa etmek ve sağlamlaştırmak için çaba göstermiyorsanız, geleceğe pek güvenle bakmanızı önermem zira gelecek güvenmediğini geride bırakacak gibi görünüyor.